9 Ocak 2011 Pazar

Gözlerinin Yok Bir Eşi

Gözlerinin yok bir eşi…
Sözlerinin büyüleyici tınısı her sözünde ve Eros yaratırken aşkı,  güzelliğini katmış annesi Afrodit sana. Böyle söylerdim gözlerine bakarak yaşasaydık eski zamanlarda ve muhtemelen çok zamanımız olmazdı birbirimizin gözlerine bakarken. Şimdi ne kadar zamanımız var bilmiyorum. Nefesimiz, kalbimizin atışları, her sevgini anlatışında kızaran yanaklarım, buz gibi ellerimi ısıtan ellerin daha ne kadar benimledir ben ne kadar seninleyim bilmiyorum. Bir kader varsa kaderlerin en güzeli bana yazılmış, bitse ne olur bir dakikası bile yetmez mi?
Seni gördüğüm gün aradan geçen zaman kadar eski ve nefesim kadar yakın. Hatırlıyorum her saniyeyi. Zihnimin adımı unutmadığı gibi o kalp atışını adım gibi yazmış. Seni her gördüğümde aynı his gözlerimde, kalbimde, ellerimde…
Yeni sözcükler arıyorum, lügatları deviriyorum ruhumda yok isminin yerine koyulacak bir kelime. Yeni masallar yazıyorum sana aklımda, geceleri uyumadan önce sana anlatacağım masallar güzel rüyalar gör diye. Yemek yapmaya çalışıyorum sana bakmak için kendi çocuğum gibi ve sığınmak kollarına bir filmin en duygusal sahnesinde.
Bakıp da görebilen içimi tek kişiydin sen hep öyle kaldın. Aynaya baktığımda kendi yansımamdan çok seni görüyorum. Dudaklarım senin dudakların gibi çatlamış, gözlerim senin gözlerinin renginde derin bir o kadar da donuk içindeki o büyümeyen çocuğu kimse görmesin diye, alnımda hiç çizgi yok hiç yaşlanmadım seninle ve gözlerimin etrafı yeni doğmuş bir bebek gibi hiç gözyaşı dökmedim senin varlığın ruhumu doldurduğun beri.
Nasıl bir şey bilmiyorum böyle yaşamak ve her dokunduğumuz yerde ateş yakmak. Beni kendimden koruyan tek kişisin sen. Bir sığınak, bir uçurum, bir aile, bir vatan bana ait olduğunu sandığım her şeyden öte sen… sahip olamadığım ve ait olamadığım ben olan sevgili…
Neredesin bilmiyorum şimdi. Nerede kaldın, hangi yollarda yürüyorsun, kimin gözlerinde arıyorsun beni? Hayallerim yormadan beni, koşacak dermanım varken, kalbin bulsun beni. Tanışmadığım sevgilim tanışacağımız güne kadar hoşça kal…!

4 yorum:

  1. Çok güzel ...!
    Üç damla gözyaşı ve bir ünlem
    böyle bitiyor en nihayetinde
    her zaman ve maalesef

    Bu yazıda çok güzel olmuş ama biterken hoşçakal derken yine bu şekilde bitmiş...!
    Üç nokta ve bir ünlem ...!

    Neden aşka ve insana dair şeyler hep böyle biter ?
    ...
    son paragraf özellikle,sadece bu yazıya değil tüm yazılarınıza da final olmuş
    tüm yazılarınızın içinde ki en güzel bölüm,bana göre

    Tesadüfen denk gelmiştim,tüm bloğu okudum ,
    elinize, yüreğinize sağlık

    ben sadece bir okurum
    beğendiğim olursa bunu da belirtmek isterim ,bu nedenle yazdım
    Madem dünyanızı okurlara açtınız
    buna hakkınız var
    ...

    yeni yazılarınızı da beklerim
    saygılar

    YanıtlaSil
  2. çok teşekkür ederim çok mutlu ettin beni ve beğendiğine çok sevindim.
    bir kişi bile okuyorsa yazdıklarımı daha güzel ne olabilir.
    bu olamayan sevgiliye mektuplar devam edecek en yakın zamanda yenisini ekleyeceğim umarım onuda beğenirsin.
    sevgilerimle

    YanıtlaSil
  3. Ee? :) +1 Sevgiler.

    YanıtlaSil
  4. hoşçakal o zaman :))

    YanıtlaSil